Aydoğan K: Şahin abi, en çok merak ettiğim bir konuyla, çocukluğunla başlayalım. Nasıl bir çocukluk geçirdin, aile ortamı nasıldı?
Şahin K: Çocukluğumu yaşayamadım sayılır. 10 yaşında
ilkokulu bitirdim ve ailemin maddi durumu iyi olmadığı için hemen iş hayatına
atıldık. Çocuk yaşta çalışmaya başladım yani. Yaşıtlarım mahallede oynarken,
ben çalışıyordum. Aile ortamı normaldi, baskı yoktu ama ailenin küçük
fertlerinden olduğum için tabii ki birazcık ezilirdim.
Aydoğan K: Çocukken, hepimizin büyüyünce yapmak istediği
bazı meslekler vardır. Sen çocukken ne olmayı hayal ederdin? Ne gibi düşler
kurardın?
Şahin K: Benim çocukken hayalim hep dedektif veya ajan olmaktı. Kafamda hep senaryolar yazardım kendimce.
Aydoğan K: Çocukken Kur’an kursuna gittin mi?
Şahin K: Çocukken Kur’an kursuna gitmedim ama yaz
tatillerinde camide ders alırdık. Kur’an’ı, sureleri ve namaz kılmayı orada
öğretirdi cami hocası.
Aydoğan K: Dinle aran nasıldır? Mesela, porno film
çekimlerinde, kandil geceleri, ramazan gibi özel günlerde film çekmemeye özen
gösterir misin? Özellikle merak ettiğim bir şey de filmlerden sonra oyuncular gusül abdesti alıyor mu?
Şahin K: Dinle aram iyidir, elhamdülillah Müslümanım. 5
vakit namaz kılmasam da cuma namazlarını kaçırmam. Elbette ki özel günlerde
çekim yapmam, ramazanda dükkan kapanırdı zaten. Oyuncuların bazıları gusül
abdesti alır çekimlerden sonra.
Aydoğan K: İlk okuduğun kitabı hatırlıyor musun? Seni
etkileyen bir kitap var mı?
Şahin K: Valla yalan söylemeyi sevmem; en son okuduğum
kitabı bile hatırlamıyorum. Ben okumaktan çok seyretmeyi severim.
Şahin K: Ben onu şu manada söyledim: Hayat tecrübesi denilen
bir şey var, bunu yaşamadan bütün ansiklopedileri yutsan da bir bok olmaz. Hayat
tecrübesi de yaşayarak elde edilir. İnsanlar bunu sana yaptıklarıyla öğretir. Gerçekten
de dışarıdaki hayat bambaşka, insanlar bambaşka. Bunu zamanla, yaşadıkça
anlıyorsun.
Aydoğan K: Bir röportajında, hayatında üç kere aşık olduğunu
söylemişsin. Aşkı tarif etmeni istesem, ne dersin? Mesela, kolunun kanadının
kırıldığını hissettiğin bir durum mudur aşk?
Şahin K: Evet, üç kere aşık oldum. Aşkı tarif edemem, öyle
bir şey yok ki tarif edeyim. Aşk diye kendimizi avuttuğumuz bir durum bu. Bizi
belirli bir süre oyalayan, hayatımıza renk katan şeydir aşk. Hele yeni nesille
bu durum daha da değişti, artık günlük yaşanır oldu aşklar. Çoğu kişi için aşk, bitmeyen sevgidir. Bitmeyen sevgi var mıdır? Bence yoktur, eninde sonunda
bitiyor. Belki de aşk gerçek olsaydı, Şahin K da pornocu olmazdı.
Aydoğan K: Aşık olduğun bu kişiler porno sektörünün içinde
olan kişiler miydi?
Şahin K: Ben, iş hayatımla özelimi asla karıştırmam. Porno
sektöründen bir kadınla aşk meşk olaylarına girmem.
Aydoğan K: Peki, senin porno sektöründe olman aşk
ilişkilerinde bir sorun oldu mu?
Şahin K: Benim porno sektöründe olmam, duygusal
ilişkilerimde sorun olmadı. Sebebi de ben hep dürüst oldum. Her şeyi baştan
anlattım. "Beni kabul eden böyle etsin" dedim.
Aydoğan K: "Porno
benim isyanım. Sevgi, aşk, delikanlılık, dürüstlük, doğruluk madem bir şeye
yaramıyor, ben de kopardım ipleri." diye bir cümlen var. Dürüstlük, doğruluk,
delikanlılık niye fayda etmedi? Hayatında karşılaştığın insanlar bunlara değer
vermiyor muydu?
Şahin K: Aynen öyle dedim. Hayatımda karşılaştığım insanlar,
kısaca ‘şerefsiz’ yaşamaya değer veriyorlarmış. Ben bunu sonradan fark ettim. Avrupa’da
bunlardan sürüsüyle var. Kapıkule’den girince maske takarlar, Kapıkule’den
çıkınca da maskelerini çıkarır bu şerefsizler.
Aydoğan K: İnsanların senin filmlerini porno olarak değil,
komedi filmi olarak izlediğini, hatta çoğu insanın filmin ilk 20-25 dakikasından
sonra kapattıklarını, artık izlemediklerini söylüyorsun ki bu görüşe ben de
katılıyorum. En sevdiğim filmin olan Kahyanın Karısı filmini izlerken
gülmekten gözlerimden yaş gelmişti. Peki, durum böyle iken farklı bir şey
yapmayı düşünmedin mi? Mesela o konuşmalar yine olurdu ama erotik bir
formatta ya da daha az cinsellik içerecek tarza geçmeyi düşünmedin mi?
Şahin K: Ben, Günah Keçisi’yle bunu yapmayı düşünüyordum ama
tabii ki her şey benim istediğim gibi olmuyor. Burada dizginler benim elimde
değil. Bana kalsa Günah Keçisi filmini daha değişik yapardım.
Aydoğan K: Mesut Yar’ın sabah programında "Hayattan istediğim her şeyi aldım." demiştin, hayattan ne almak istemiştin ve sana neler verdi?
Şahin K: Hayat bana yapmak istediğim, ulaşmak istediğim yeri
verdi. Türkiye gibi bir ülkede porno sektöründen geleceksin ve milyon dolarlık bir
komedi filmi yapacaksın! Bunları tek başınıza başarmak kolay değildir. Ama
içinizde intikam ateşi varsa başarıyorsunuz benim gibi. Daha ne isteyeyim ki
hayattan?
Aydoğan K: Bir porno filmde oynamak, erkek için mi yoksa
kadın için mi daha zor bir karardır?
Şahin K: Kadın için daha zordur, diye düşünüyorum.
Aydoğan K: Porno filmlerde oynayan, hem de evli olan, hatta
çocuğu olan oyuncular var, özellikle kadın oyuncular. Mesela ilk aklıma
gelenler: Belladonna, Annie Cruz, Felicia Fox gibi oyuncular. Sence evli bir
kadının porno filmde oynaması, kocası için nasıl bir duygudur? Normaldir
diyebilir miyiz buna?
Şahin K: Avrupa’da normaldir böyle şeyler. Hatta Berlin’de
bir çekimde, kocası karısını sete getirip, bana "Karımla size iyi eğlenceler." demişti. Ben şok olmuştum. Bana böyle şeyler ters ve ben bu tür ilişkilere
normal bakmıyorum.
Aydoğan K: Harman dergisine verdiğin röportajda,
milletvekili adayı olacağını açıklamıştın ve "Kimseden korkum yok, kasetse
kaset, her şeyim ortada, hatta mecliste bile çekerim ama ben dokunulmazlık
maskesi altına sığınmam. Benim her şeyim dobra dobra olur, dürüst olur." demiştin. Vekillik konusunda fikrin değişmediyse, adaylığını bir dahaki seçimde
açıklayacaksın o zaman. Sence Meclis’e girebilecek misin ve eğer girersen,
Meclis çatısı altında özelikle yapmak istediğin şeyler var mı?
Şahin K: İnşallah politikaya atılmayı düşünüyorum. Meclis’e
gireceğime eminim, eğer girersem, tabii ki kapıdan :) Özellikle
yapmak istediğim şey, sadece yolsuzlukları ve rüşveti araştırmak. Bu halkın
hakkını yiyenlerle mücadele etmek. Ayrıca Meclis’e halk için yararlı olan yeni öneriler
sunmak.
Aydoğan K: Bu işe başlamadan önce 24 saat hiç uyumadan "Yapsam mı yapmasam mı?" diye düşündüğünü söylemiştin. Zamanı geri almak mümkün
olsa ve o güne tekrar dönsen, kararın yine aynı mı olur?
Şahin K: Başıma aynı şeyler gelse, kararım yine aynı olurdu.
Aydoğan K: Film çekimlerinin ardından, oyuncuların ayrılırken
çok ağladığını söylemiştin Helin Avşar’a verdiğin röportajda. "Sette o kadar
güzel bir aile ortamı oluyor ki... Akşamları oturuyoruz, içkimizi içiyoruz,
herkes birbirine başından geçenleri anlatıyor." diye de eklemiştin.
Fransız porno film oyuncusu Ovidie’nin bir söyleşisini
okumuştum, o da şöyle demişti: "Oyuncu arkadaşlarla bir gece hep birlikte
dışarı çıkmıştık ve bankların üstünde oturuyorduk. Sohbeti ilerletmeye bir
türlü cesaret edemiyorduk. Bir an kahkaha patlattım ve şöyle dedim: ‘Farkında
mısınız, hepimizin birbiriyle cinsel ilişkisi oldu ama birbirimizin gözlerine
bile bakamıyoruz."
Onlar birbirinin yüzüne bakamıyor ama sizin filmlerinizdeki
oyuncular filmden sonra da oturup dertleşiyor, konuşuyor. Sizce bu, biz
Türklere özgü bir durum mudur? Bu farkı nasıl açıklarsın?
Şahin K: Ben o kadına inanmıyorum. Ben, Avrupa’da da çok film çektim, yabancı oyuncularla çalıştım. Orada herkes profesyoneldir ama bizim Türkiye’deki ortamdan daha cıvıktır onların ortamı. Kimseyi keklemesin o Fransız oyuncu, orada herkes bu işi meslek olarak görüyor, bu onlar için bir iş. Fransızlar mı utanmış? Ağzımı bozmak istemiyorum. Her türden film çeken Fransızlar utanmış! Kargalar güler buna amına koyim. Genelde bu tür filmlerde set ortamları her yerde aynıdır. Bizim filmlerde ise sadece Şahin K faktörü vardı; oyuncuların sevdiği, güvendiği, onlara neşe saçan bir adam! O yüzden bizim setlerin havası bambaşkaydı. Herkes benimle zevkle çalışırdı.
Aydoğan K: Daha önce porno sektöründe bulunmuş ama sonradan dünya starı olmuş, sevgi ve saygınlık gören oyuncular var. Mesela sana porno
oyuncusu olduğun için saygısız, kırıcı davranıldığı oldu mu?
Şahin K: Bana da çok saygınlık gösteriliyor. Sağolsunlar, bu
güne kadar saygısızlık eden olmadı hiç.
Aydoğan K: Günah Keçisi filmini yaptın ve hayatından
izler taşıdığını söyledin. Filmde bir mafya mensubu var, Şahin K’nın pornoyu
bırakmasını istemiyor. Gerçekten böyle bir şey başından geçti mi?
Şahin K: Evet, böyle bir şey başımdan geçti.
Aydoğan K: 2002'de Berlin’de Uluslararası Berlin Erotik Film
Festivali’nde iki ödül aldın. Bu yarışmanın benzerleri Amerika’da da var,
mesela porno sektörünün oscarları olarak adlandırılan AVN Ödülleri bunlardan
biri. XRCO, CAVR, Empire Ödülü gibi
yarışmalar da var. Bunlara da müracaat ettin mi, ya da edecek misin?
Şahin K: Bu ödüllere müracaat etmedim, etmem de. Ben zaten
pornoyu bırakalı yıllar oldu. Bu mesleğe başlamam da zaten ödül için değildi.
Aydoğan K: Türkiye’de yetmişli yıllarda seks filmi furyası
oldu. Bu filmlerde oynayan erkek oyuncular genelde kariyerlerine devam ederken,
hatta kariyerlerinde ilerlerken, aynı şeyin kadın oyuncular için geçerli
olmadığını görüyoruz. Mine Mutlu, Zerrin Egeliler, Feri Cansel, Arzu Okay, Zerrin
Doğan, Figen Han, Emel Aydan gibi isimler daha sonra tamamen bir sessizliğe
çekildiler, ortaya hiç çıkmadılar ve çoğunun da hayatı oldukça trajik bir
şekilde bitti. Sence niye böyle oldu? Türkiye’ye özgü bir durum muydu?
Şahin K: Bunun sebebi, seks filmlerinde oynayan kadınlara
yapımcıların normal filmlerde rol vermemesi. O kadınlar da bir şeklide
yaşamalıydı, kimi pavyonları tercih etti, kimi zengin dost tuttu, kimi de kıskançlıkların
kurbanı oldu. Bugün Sibel Kekilli’ye olduğu gibi onlara da sahip çıkılsaydı,
eminim ki onlar da bambaşka yerlerde olurlardı.
Aydoğan K: Artık porno filmlerde oynamadığını açıkladın.
Peki, seni bu kararından vazgeçirecek bir kadın oyuncu, bir star var mı? Kimin
için bozarsın bu kuralını?
Şahin K: Valla neticede star da olsa girdiğin delik aynı :) Onun için bu kararımdan dönmezdim.
Aydoğan K: Posta gazetesinde
Haydar Dümen, gençlere cinsel sağlık konusunda nasıl yardımcı oluyorsa, Şahin
K da -mesela Bulvar gazetesinde- insanların cinsellikle ilgili sorularına cevap
verse! Böyle bir şeyi düşündün mü hiç?
Şahin K: Böyle bir şey düşündük ve çok yakında erkeginsesi.com diye
bir internet sitesinden böyle soruları yanıtlayacağım.
Aydoğan K: Bundan sonrası için ne gibi projelerin var?
Şahin K: Bundan sonra yeni sinema filmi için çalışıyorum. İnşallah
yeni film gelecek.
Aydoğan K: Abi, son olarak biraz esprili bir şey sorayım: Türk erkeğinin en büyük sorununu, en merak ettiği şeyi... Boyu mu, işlevi mi? Bunu
bilse bilse sen bilirsin.
Şahin K: Her ne kadar ‘işlev’ diyerek kendimizi avutsak da 'boy' önemli maalesef :)
Aydoğan K: Şahin abi, bu sohbet fırsatını verdiğin için
çok teşekkür ederim. Eklemek istediğin, son bir sözün var mı seni sevenlere?
Şahin K: Şahin abilerini takip etmeye devam etsinler, çok güzel
sürprizler gelecek yakında.