Ana içeriğe atla

nefes alma dersleri

“Bu ikisi, muhtemelen koloninin yalnız kalmış kuşlarıydı ve mecburiyetten bir araya gelmişler.”

(Khoor Moosa’da Hayat, TRT Belgesel, 16 Nisan 2022)

 

Yıllar önce, sırf isminden dolayı alıp okuduğum bir kitap: Soluk Alma Dersleri. Sanırım yazarına ödül de kazandırmış (ödül/ödüllendirme sistemini onayladığım anlamına gelmez, tam aksine...) bu kitapla ilgili aklımda hiçbir şey kalmadı. İsmi hariç, bomboş bir kitaptı. Sabırla okuyup bitirmiştim. Bazı kitaplar, “Lanet olası bir zaman israfıydı.” demek için okunur. Bazı insanlar gibi. Bir şey hakkında konuşmak istiyorsan, ona ait ciddi bir bilgin olmalı sonuçta. Kitabı almayı düşünenler varsa uyarmış oldum. Konuya girmekte gecikenler için cennet ile araf arasında özel bir yer olmalı… Bütün geç kalmışlar, uyuyakalmışlar, gerçeği çok geç fark edenler için bir yer.

Amca olmak gerçekten de baba yarısı olmakmış. Hatta bu benim için baba olmaktan bile farksız diyebilirim. 5 gün önce amca oldum. Doğduğu günün ertesinde kucağıma aldığım kardeşimin bebeklerinin olması tuhaf bir duygu. Bu dünyaya gelmek için niye bu kadar acele ettiler bilmiyorum, bunun da bir bedeli oluyor işte: kuvöz günleri. Anne-baba dışında kimseyi odalarına çıkarmadıkları için, kardeşimin gönderdiği fotoğraflara ve videolara bakarak hasret gideriyorum. Amca olmak gerçekten çok zor, olmayı düşünenler varsa uyarmış oldum.

“Parfünüzün adı nedir?” Geçen hafta metroda, yanımda oturan kızdan duyduğum bir soru bu. Kulaklıkla müzik dinlediğim ve kitap okuduğum için ilk seferde dediğini duymadığımdan parmağını dizime dokundurmuştu. Parfümün adını söyledim ama yalan söyledim. Bir kere, tanımadığım herhangi birinin bana dokunmasından nefret ederim. İkincisi de bu parfümden ne kadar az insan kullanırsa o kadar iyi. Neden söyleyeyim? Parfümün ismini yalan söylediğim için ve bundan dolayı 3 miligram günahın ağır basması ile cehenneme gider miyim acaba? Gerçekten de “Cehenneme giden yol, iyi niyet taşlarıyla döşeli.” demek. Cehennemle araf arasında bir yer olmalı; iyi niyetinden kendini mahvetmişler için, kötülük yapmayı beceremediğinden iyi kalanlar için. Bu arada çok güzel bir kızdı. Sonrasında birkaç kez düşündüm, niye “Kahvelerimizi içerken parfümler hakkında konuşalım mı?” demedim diye. Belki iki yıl sonra çocuklarımızın isimleri hakkında konuşacağım birini kaybettim. Hayat işte.

Çocukken hayalini kurduğum hiçbir şey gerçekleşmedi. Ergenlikte planladığım şeylerin hiçbiri gerçekleşmedi. Yirmili yaşlarıma dair öngörülerimin hiçbiri çıkmadı. Otuzlu yaşlarım için tahminlerde bulunduğum şeylerden de tutturduğum olmadı. Bundan sonrası için kesin olur dediğim tek şey kaldı: Kesinlikle ölürüm. Whoopi Goldberg’in, André Leon Talley için söylediği “Olmaması gereken her şey oldu.” sözünden yola çıkarak düşündüm bunları aslında. Bir zamanlar da Comte de Lautréamont buna benzer bir şey demişti: “İçine fırlatılmış olduğu bu çağda çırpınıp duruyordu ama boşuna; bu çağda yeri olmadığını biliyordu, kurtulmasının da olanağı yoktu." Tarih boyunca aynı kişi farklı yerlerde, farklı bedenlerde aynı şeyleri yaşamış gibi sanki. Hatta bundan yaklaşık 60-70 sene sonra Heidegger de “Dünyaya fırlatılmış” olduğumuzu söyledi. Yükseklerden fırlatılan ve olmaması gereken her şey olanlar için de ayrı bir cennet olmalı.

Yazının başındaki alıntı bana neler düşündürdü, kısmına geçiyorum. Bazı kuşlar yalnızdır ve mecburiyetten bir araya gelirler. Bazı kuşlar da yalnızdır ve mecburiyet olmadan kendi gibi birileriyle olmak isterler. Fakat bazı kuşlar gerçekten ama gerçekten yalnızdır ve sadece yalnız kalmak isterler. Yalnız kuşlar için bambaşka bir cennet olmalı, bütün cennetlerin üstünde. Ya da hiçbir şey olmamalı. Her şey toprak olup kalmalı. Unutulmalı. Hiç yaşanmamış gibi. Fizik yasaları gereği, birbirleriyle tam 180 derece faz dışı frekanslara sahip ses dalgaları, birbirlerini iptal ederek sessizliğe neden olur. Tıpkı başka bir fizik kuralı gibi: Uzaklaşan her şey ayrıntılarını yitirir.

Artık ne kadar az şey hatırlıyorum. Sen hiç var oldun mu gerçekten?

O zaman yazının şarkısını buldum: https://www.youtube.com/watch?v=U8oSH4mvHMI

Aydoğan K

16 Mayıs 2022 / Beşiktaş